Uluslararası Öğrenci Dernekleri Federasyonu’nun (UDEF) düzenlediği “Benim Ülkem Türkiye” konulu Kısa Film, Şiir ve Hikaye Yarışmasının ödülleri Ankara'da yapılan törenle sahiplerini buldu.
22/12/2017
Açılış ve selamlama konuşmalarının ardından şiir, hikaye ve kısa film dalında dereceye giren misafir öğrenciler hediye ve ödüllerini aldı.
Kısa film dalında birinci olan Kırgızistanlı Manasbeg Maksudov’a ödülünü Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan verdi.
Hikaye dalının birincisi Burkina Fasolu Ouesseini Zorome’ye Sağlık Bakanı Ahmet Demircan,
Şiir dalında birinci olan Azerbaycanlı Sabina Abbaslı’ya ise UDEF Başkanı Mehmet Ali Bolat ödülünü takdim etti.
Adana Çukurova Üniversitesi'nde öğrenim gören Suriyeli öğrencimiz Betül El-Haznevi ise Sevgi Diyarı Anadolu adlı şiiriyle Türkiye 2.si olmayı başardı.
İşte öğrencimizin şiiri:
SEVGİ DİYARI ANADOLU
Ey bir gün gidecek olanlar!
Vatanımın sokaklarına…
Çocukluk hayallerine…
Ve kalplerimize nakşolmuş bütün sevgilere kastedenler!
Ey hayallerimizi çalanlar!
Evlatlarımızın sevincini yok edenler!
Kininizle…
Kötülüklerinizle…
Halel getirdiniz yaseminin beyazına.
Yıktınız küçücük kalpleri…
Doymak bilmeyen hırslarınızla…
Çıkın yurdumuzun tandır kokan sokaklarından,
Geri verin kaybolan düşleri,
Geri verin,
Kinin ve kötülüğün bulaşmadığı sevgiyi…
Boşanalım artık acıya tutsak yarınlardan,
Haykıralım sevgiyi,
Hür olarak uyanalım sabaha.
Silahlarınızın hükmetmediği…
Tanklarınızın korkutmadığı…
Ve o hor gören bakışların ağlatmadığı şafaklara.
Siz sadece zorbasınız,
Vatanımızı yağmalamak üzere gelen…
Çıkın yurdumuzdan!
Toprağımızdan,
Çocukluk anılarımızdan,
Ayak bastığınız ocaklardan,
Elinizle karanlığa bulaştırdığınız güllerden,
Her şeyden…
Çıkın!
Olmadan korku ve boğazımıza sinen barut kokusu
Hür olarak uyanalım aydınlık sabahlara.
Beyaza dönsün yaseminler
Kokusuyla mutluluk saçan yaseminler…
Gökyüzü yeniden mavi olsun
O kara dumandan hâlî,
Ocakları yıkan o kara dumandan!
Ey bir gün gidecek olanlar!
Üzerimize kin kusanlar!
Çıkın Şam’ımızdan.
Halep’imizden
Humus’umuzdan
Barada nehrinden
Kasyun Dağından.
Geri verin ana bildiğimiz yurdumuzu.
Geri verin,
Ovamızı ve denizimizi
Toprağımızı ve gökyüzümüzü
Yaramızı ve kederimizi.
Hür olarak uyanalım, esaretin olmadığı bir güne.
Sığınabileceğimiz güvenli bir liman umuduyla
Hasretle çıktık yurdumuzdan
Zihnimizde şehitlerimizin ismiyle
Vardık kapıların birer birer yüzümüze kapandığı
Kalplerimize elem ve hüznün dolduğu diyara
Karanlıkta, savunmasız kaldığımız Körfez’e
Ve bizi tüketti endişe…
Geride bıraktık her şeyi
Umuda döndük yüzümüzü
Anadolu’ya…
Ve bıraktı bizi endişe…
Kendimize “Bir rüyada mıyız?” diye sorduk
Yoksa gözlerimiz mi bizi aldatıyor?
Uzandı eller, açıldı kapılar yüzümüze
Hicretimiz öyle bir yere idi ki yurdumuz gibi
Ensar oldu Anadolu
Tıpkı Resulullah gibi
Bir başlangıçtı burası
Kardeşlikte kesişti yolumuz
Gözlerin ve kalplerin işaret ettiği
Sevgi diyarı Anadolu’da
Hafifledi acımız.
Ey bir gün gidecek olanlar!
Elbet döneceğiz yurdumuza.
Döneceğiz, sabahımıza, yarınımıza
Zihnimizdeki,
Rüyalarımızdaki,
Geleceğimizdeki Anadolu’yla!
Betül El-HAZNEVI
Çukurova international student association